Kastamonu'daki olay
Kastamonu'daki olay
HURİYE HELVACI İLE OĞLUNU SON GÖREN KADIN KONUŞTU
Anne ve oğlunu yolda yürürken gördüğünü söyleyen Ayşe Algın, "Ben mantar toplamadan geliyordum. Evin önünde, yolun kenarındaydım. Anne ile oğlu da yukarıdaki yoldan yürüyordu. Ellerinde hiçbir şey yoktu, normal yolda yürüyorlardı. Ellerimde eşya vardı, bu yüzden aramızda bir konuşma olmadı. Ağır olduğu içinde mecburen eve gelmek zorunda kaldım. Yoksa konuşurdum. Anne ile oğlunu kaybolduğu gün gördüm. Daha sonra ben gördükten sonra annem ile babamda görüyor. Bozkurt ilçesi ile Köseali köyü uzak, bir çocuk ile annesi buraya kadar yürüyemez. Deniz seviyesinden çok yüksek, yürümesi çok zor. Ellerinde hiçbir şey yoktu. Herhangi bir şekilde poşet falan bulunmuyordu. Annem ile babam da görmüş, 'bunlar çocukla buraya kadar mantara mı gelmiş' demişler. Biz mantar toplamaya geldiklerini zannettik. Yoksa muhabbet ederdik. Köyde caminin yanında anne ile oğluyla konuşanlar olmuş, 'nereye gidiyorsun' diye sormuşlar. O da 'ben Bozkurt'a gidiyorum, Bozkurt'a nasıl gidiliyor' diye sormuş. Kadınlar da yolu tarif etmişler" dedi.
"KADINI KÖYDEN BİR ARAÇ ALDI…"
Köyde yaşayan Ayşe Sarıoğlan ise "Ben kendi kendime söyleniyordum, çocukla buraya neden mantar toplamaya gelmiş diye kadına kızıyordum. Nereli olduğunu bilmiyordum. Bizler, kadının kaybolduğu gece imama misafirliğe gitmiştik. Sohbet esnasında konuşuldu. 'Köyden bir kadın ile çocuk geçti' denildi. Hocanın hanımı, 'Ayşe teyze bende gördüm onları, Bozkurt'u sordular bana, ben de ters yöndesin, geri dön' dedim. Köyden geçerken görenler var. Ben balkondaydım, ana yol üzerinde gördüm" diye konuştu.
