Kastamonu'daki olay
Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde 2 Kasım günü kaybolan Huriye Helvacı ile 5 yaşındaki oğlu Osman Helvacı’yı arama çalışmaları devam ediyor. Ekipler Huriye Helvacı'nın en son telefon sinyalinin alındığı Köseali köyü yakınlarında aramaları yoğunlaştırırken genç kadının eşi Bayram Helvacı konuştu. 7 gündür her yerde aranan anne ve oğlunun kaybolduğu günde neler oldu?
Huriye Helvacı'nın telefon sinyalinin son alındığı ve Köseali köyünde Pazar günü son olarak 16.55 sıralarında güvenlik kamerasına yansıyan görüntüleri nedeniyle bu bölgede yoğunlaştırıldı.EŞİ A HABER'E KONUŞTU
Öte yandan eşi Huriye Helvacı ile oğlu Osman'dan gelecek güzel haberi bekleyen baba Bayram Helvacı A Haber'e konuştu. Eşine seslenen ve geri dönmesi için çağrı yapan Bayram Helvacı, "18 yıllık evliyiz. Kaçmasını gerektirecek hiçbir şey yoktu. Acılı günlerimiz oldu her şeyi birlikte yaşadık. Sağlık sorunları vardı ama evi terk edecek kadar bir şey yaşamadık. Ufak sağlık sorunları dışında bir şey yoktu. Tek temennimiz bir yere sığınmaları. Doğada kaldılarsa yaşama şansları yok bu bölgede. 1 haftadır ne yiyip ne içiyorlar? Hadi suyu temin ederler ama yeme içme olmaz. Her anne oğul gibi araları iyiydi tabii ki kavga ediyorlardı ama zarar verecek kadar bir şey olduğunu zannetmiyorum. Öyle bir anne değil. Aklımıza çok şey geliyor biri alıp götürdü bıraktı bir yere bilemiyoruz. Kastamonu merkezde bir görüntü izletildi dün. Defalarca izledim hal hareketleri aynı Osman gibiydi. Ama Osman değildi. Eşim zaten o kadına benzemiyordu. Son kamera görüntülerini izlediğimde duygularımı tarif edemiyorum" ifadelerini kullandı.
Abla Hayriye Çalık, "WhatsApp durumuma mantar koymuştum, kardeşim de toplayıp gelmişti. Mantar durumunu görünce beni aradı. "Parayla mı aldın, toplamaya mı gittin?" Ben dedim, "Kardeşim toplamış, akşam beraber yiyeceğiz" dedim. "Tamam" dedi. Orada Osman Yaşar seslendi: "Teyze, ne yapıyorsun? Teyze köye gelecek misin? Teyze nasılsın?" dedi. "Bir de kapı numaramız 12" dedi, "teyze" dedi. "Tamam mı" dedi, "gelirsen" dedi. Konuştuk, beş dakika falan sürmedi. Şimdi o günden sonra bir haber yok.
Pazartesi eşi yaradı 4'te beni. "Ulaşamıyorum, kayıp kardeşin" diye. O akşam da bindim, geldim" dedi.
"Daha önce hiç böyle bir durum olmuş muydu?"
Yok, hiç böyle yani eşine kızıp hiç bırakıp ne annemin yanına ne hiç gelmedi. Bize de hiçbir şeyi aksettirmedi.